29 Mart 2017 Çarşamba

Bu hasret bu özlem hiç bitmeyecek gibi!

Çin'de yaşarken Türkiye'yi, Türkiye'deyken Çin'i deli gibi özlüyorum.
Her iki yerde de bulunmayı seviyorum ama bir ay geçtikten sonra burnumda sızım sızım sızlıyor özlemlerim.
Çin benim ilk yurt dışına çıktığım yerdi, sonrasında Hongkong ve Tayvan'a da gittim.
Çin'de toplam  2,5 buçuk yıl kaldım ve şubat ayında Türkiye'ye okulumu tamamlamak için geri döndüm. Bittikten sonra yine en az 3/4 yıllığına daha gideceğim hayırlısı ile...

Peki benim Çin maceram nasıl başlamıştı?
Çin'e ilk 2012 yılında 1 yıllığına dil eğitim için gitmiştim ve 2013 temmuzda geri dönüp 2 yıl sonra daha ileri seviyede öğrenmek için 2015 eylülde tekrar gitmiştim. 2017 şubatta dönerek 1 buçuk yıl daha yaşadım. Bu 1 buçuk yılım ilk gittiğim 1 yıldan daha anlamlı daha değerli ve daha öğretici oldu benim için.
İlk gittiğimde 2-3 arkadaş olarak gitmiştik ben hariç hepsinin ileri seviyede Çincesi vardı. Dil bilmesemde çok zorlanmıyordum ve onlar yanımdayken anlamaya çalışmıyordum Çince'yi neredeyse. Ama bu sefer tek başıma yarım yamalak ingilizce ve çince ile çıkmıştım yola. Hiç ama hiç korkum yoktu içimde, oraya gittiğimde karşılayanımda olmayacaktı.
Hepsini bilerek gittim bilinmeyene... Yola çıkan bendim ben haricinde herkes korkuyordu. :D
Tanıyan bilen bilir beni. Kafama koyduysam yaparım Allah'ında izniyle. Hayallerim çoktur hepsinin çabasızca önüme gelmesini beklemem. Çalışır çabalarım. Ve ulaşırımda çok şükür.
Okurkende farkettiyseniz ağzımdan yazımdan dilimden hayırlısı, şükür, inşaallah kelimeleride hiç düşmez.
Hayal kurduğum kadar buna inancımda sonsuzdur elhamdülillah.

Uzatmayayım daha fazla...
Ben Çin'de yaşadığım bu 1 buçuk yıl içinde büyüdüm piştim çok şey öğrendim. Ön yargılarım ve korkularım kırıldı. Cesaretim ve kendime inancım arttı. Çok fazla arkadaşım oldu her milletten her dinden,, her birinden bir şeyler öğrendim.
He tabii ki zorlandığım, yapamayacağım kendimi yanlız hissediyorum dediğim zamanlar da oldu ama Rabbim saniyesinde beni resmen sarsarak "Hayır, yalnız değilsin! Bak ve gör Rabbin seninle... Sen ona inan, dua ve tevekkül et" dedi. Hani kul sıkışmayınca hızır yetişmezmiş sözü varya, işte ben onu çok çok yaşadım.

İyi günlerim kötü günlerim her zamanım ayrı değerli ayrı öğreticiydi. Şuanda büyük bir hasretle tekrar gideceğim günü bekliyorum. Döndüğümde de ülkemi ve ailemi özleyeceğim.
Bu döngü sürekli ama sürekli ölene dek sürecek sanırım. :)
Nerede olursam olayım bu hasret bu özlem hiç bitmeyecek...
Sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder