5 Nisan 2012 Perşembe

Kim JaeJoong Fan Miting!!!

Geç olsun güç olmasın işte benim JaeJoong anım... ^^

Hehe bu konu hakkında ne yazsam ki bilemedim. :D Aslında o gün yazılamayacak kadar yaşanacak kadar güzel bir gündü...
En baştan başlayayım en iyisi. Yani hiç gitmediğim Ankara ve seçilişimden.... :D
Efendim ben zade bazı şanssızlıklara rağmen çok şanslı olduğumu biliyorum artık. :D JJ'nin Türkiye'ye ilk geliş haberini mailime atılan özel bir mesajla aldım ve çalışmak için çağırıldım. Onuda geçtim söyleşi içinde çağırılmışımmmm ama ama ben maillerimi sık sık kontrol etmiyorum ki!!!!!!!!!!
Dolayısı ile bu şansları kaçırdım fakat Face'de Kore Basın ve Medya grubunun ilk 500 kişi salona alınacak duyurusunu ilk görenlerden olduğumdan direk "BEN BEN BEN" diye oturduğum yerden bağıra bağıra mesaj attım ve seçildim. :D Bir de karşı cevap olarak öyle süslü püslü SEÇİLDİNİZ mesajı atmışlar ki çok hoşuma gitti. :D

Her neyse işte seçilmiş o 500 şanlı kişiden olmuştum. Ama mailimi görseydim ah bir görseydim JJ'ile yan yana bir resim ve CD bile kazanabilirdim!!! >-<
Her şey çok kısa zamanda gelişti. Ve Ankara'ya daha önce gitmemiş ben orada oturan halacığıma bu vesile ile gitmiş olacaktım. :P
Gün yaklaştı ve ben Ankara'ya Fan toplantısından bir gün önce gittim. :D
Sabah olmasını iple çekerken sabahda oluverdi. Saat 7'de uyandım kapı 11'de açılacaktı ama ben her zamanki uyanıklığımla erken gidip önden yer kapmak için saat 8.45’te yola çıktım. :D
Üniversite de evimize çok yakın olduğundan yaylana yaylana profesyonel makinemle Ankara'nın o dondurucu soğuğunda havuzda donan akamayan sularını çeke çeke üniversiteye gittim. :D

Anaaa! O da ne! O nasıl kuyruktur öyle! Herkes benim gibi uyanık çıktı hahaha Okula bir girdim Türkiye'den Kore'ye kadar bir kuyruk vardı neredeyse :D Seçilen seçilmeyen herkes gelip kuyruğa girmiş....


Yaşadığım şokla hemen bende geçtim kuyruğa ve heyecanlı bekleyişten sonra 10 gibi içeri alınmaya başladık. Tabii öncelik seçilen 500 kişiydi. Bu sırada kuyrukta Türk Kore İletişim Derneği Gönüllü arkadaşlarımdan Şeyma ile karşılaştım ve beraber kikire kikire bekledik kuyrukta ve içeri alındık.

İçeri girerken çekiliş numarası veriyorlardı ve benimki 560'tı. 562 olaydı keşke TT___TT
Her neyse işte olacak gibi değil en önlerden bir arkadaşımızı gördük salona giriş kuyruğunun başlarındaydı ve araya kaynayı verdik ve önlerden yer kaptık o arkadaşımız sayesinde. :D

İçeriye giriş dakikasından sonra her şey daha heyecanlı olmaya başlamıştı. 
Yerimize oturduk ve millet akın akın salona girmeye devam ediyordu. Fotoğraflarını çekmeye başladım ben de.

 Bu resim kalabalık hali değil. Her geçen dakika salon daha da dolmaya başladı ve o yukarı balkonlar ve o orta logonun olduğu yerler tamamen doldu. 

Daha sonra ışıklar söndürüldü. JYJ fanlar için hazırlanmış klipler ve videolar oynamaya ve birbirinden güzel JYJ parçaları çalmaya başladı. Sanki JYJ gelmişte konser veriyor havası vardı çünkü herkes çığlık çığlığa ve "JYJ JYJ" diye bağırıyordu. Yüreğim gümbür gümbür yerinden çıkacak gibi hissetmeye başlamıştım. Ama ben daha 7 8 aylık JYJ bebek fanıydım ne şimdi bu heyecan dedim kendi kendime ve saat 12:00'da JaeJoong sahneye geldi. *-*

 Kalp krizi geçiriyorum sandım. Ben hiç bu kadar heyecanlanmadım hayatımda bu histe neydi böyle derken; elimde makinem olduğu aklıma geldi ve bir kaç poz çekmeye başladım ama vizörden JJ'yi çok iyi göremiyorum diye bakmadan çekmeye başladım. Zaten ilk 5 dakika çektim çektim sonrasında yasaktı. Bağlı oldukları şirketin koyduğu yasaktı bu. ( Kim yasaklara uyarki :P Tabii kimse uymadı)
JJ girer girmez Türkçe "Maraba, Sizi seviyorum" dedi. Tabii herkes çığlık çığlığa ve bizde aynı anda ona ellerimizle kalp yapıp "Saranghae" dedik. :D
 JJ yerine oturdu ve hemen ardından tercümanı Can bey geldi. Can beylede bir çok etkinlikte bir araya gelmiştik, kendisi ve eşi çok sevimli ve cana yakınlardı. Hatta eşinin adıda Canan'dı. :)
JJ ile toplasanız 1 ya da 1 buçuk saat beraberdik.
Güldük, üzüldük, şarkı söyledik, unutulmaz bir gün yaşadık ve yaşattırdık.
Türkiye'yi fazla göremedi ama gördüğü kadarını beğendiğini ve Ayasofya'ya gitmek istediğini söyledi. Ayrıca biz Türk kızlarının çok güzel olduğunu özellikle vurguladı ve iyi Korece bilen birisiyle evlenebileceğini bile söyledi. (Tabii sonrasında gifteki gibi masanın altına saklandı utancından)
JJ bizimleyken kendi gibiydi. Tekti, belki çekindi gelirken ama büyük bir mutlulukla ayrıldı. Bir dahaki sefere Junsu ve Yoochun ile konser için bile gelebileceklerini söyledi. Umuyorumki gelirler. 


Son dakikalarda çekilişler yapıldı şanslı kişicişikler onunla resim çekilip 3 JYJ üyesinin imzalarını bulunduğu CD'leri kazandılar. Ve JJ sahneden ayrıldı.
Sonrasında herkesin adımlarında bir değişiklik vardı. haha Herkes bulutların üstünde uçarcasına yürüyor etrafa saf bir sırıtıklık yayıyordu. (Ben de dahil :P)
O gün Ankara'da kalmaktan vazgeçtim ve biletimi akşamına alıp Sakarya'ya dönmeye karar verdim. İçimden de artık yanıma kim oturursa kikirdemelerime ve aptal sırıtmalarıma tahammül eder umarım diyede geçiriyordum ki şansıma sınıf arkadaşım denk geldi. JJ'nin büyüsüydü bu. :D
Sonrasında döndüğüme çok pişman oldum ya, artık Kore'ye gittiğimde yaparım yapacaklarımı :D

Not: resimler bana ait, gifleri başka bir blogdan almıştım zamanında kime ait olduklarını hatırlayamadığım için hatırlayıca yazarım. ^^

3 yorum:

  1. ^^ Gidememiş ve gitme şansı da olmayan benim için bile JJ ile aynı ülkede olmak , onu tvlerimizde görmek bile nasıl heyecan verici anlatamam sizlerin halini hiç hiç düşünemiyorum :)) ben bile burda işyerimizde sırıta sırıta bi hal olmuştum hele videolarını izlerken çığlık çığlığaydım çarşıdaki rezilliğimin son haddiydi sanırım XD

    YanıtlaSil
  2. ''Sonrasında herkesin adımlarında bir değişiklik vardı.'' hehe kesinlikle ^^ uzun bir aradan sonra bu yazıyı okumak tekrar heyecanlandırdı beni :) ellerine sağlık güzel bir yazı olmuş ^^

    YanıtlaSil
  3. Rica ederim canım. O gün taze taze yazsaydım daha uzun olurdu. Üzerinden bir kaç ay geçince tam ayrıntıları hatırlayamadım. :D

    YanıtlaSil